AY TUTULMASI
Köyün en yaşlısıydı. Siyah beyaz sakalı vardı. Sakalın rengine uygun renkte bere giymişti. Yaşlı ve esprili olmasından herkes onu çok severdi.
Normal konuşmalarında yüzünden tebessüm eksik olmazdı. Sakal ve bıyık arasından çizgi gibi beyaz dişleri görünürdü.
Gençler hep ona sevgi gösterirdi. Onun dediklerini en iyi şekilde yaparlardı. İstediği zaman gençleri toplar sohbet ederdi. Toplu yapılacak işler için onları bir arya getirmekte ustaydı.
Köyde tek radyo vardı. Haberleri radyodan duyanlar, duymayanlara anlatırdı.
Mülayim gençlere bilinenlerden daha çok, düşündüklerini anlatırdı
Onlar da inanırlardı. Tabiat olaylarını cinlerin yaptığına herkesi inandırmıştı. Bunlardan korunmak için yapılacak şeyler anlatırdı.
Bu konudaki önerileri, tekkelere ziyareti sıklaştırmaktı. Onlara bez parçaları bağlanması, gerekirse sadaka bırakılmasını kafalarına yerleştirirdi.
Tekke dediği şeyler; kurumuş orman ağaçları, bazı çalılıklar, kimin olduğu bilinmeyen kaybolmaya yüz tutmuş mezarlardı.
Yaşı Mülayim’e yakın olan köse veli çok kızıyordu. Onun yanlışlarına.
O, çok afetler görmüştü. Tabiat kanunlarının çok acımasız olduğunu söylüyordu. Tedbir olarak işlerin sağlam yapılmasını öneriyordu.
Köyde herkes ay tutulacağını duymuştu. Tutulmanın günü ve saatini de haber vermişti radyo.
Belirtilen gün ve saatte gençler toplandılar. Tutulmanın kısa sürmesini sağlayacaklardı.
Bilinen saatte gençler, Yanlarına; davullar, zurnalar, tenekeler, çanlar ve kelekler alarak toplanmışlardı.
Ay tutulması başladı.
Herkes elindekileri en yüksek ses çıkaracak şekilde kullanıyorlardı.
Davul, zurna çalınıyor. Teneke ve teflerden ses çıkarıyorlardı. Yüksek ses çıkması için hızlı sallıyorlardı çanlarla kelekleri.
Gürültülü kalabalık, Köse velinin kapısından geçerken durdu
Sustular. Birisi sordu: “Buyur veli emmi bir şey mi dedin?”
Köse Veli, “ Ne yapıyorsunuz? Bu saatte herkes uyuyor.”
Gençlerin lideri olarak Mülayim ileri atıldı:
-Görmüyor musun köse ay tutuldu. Senin gibi evden çıkmayalım mı?
-Böyle şamatayla ne yapacaksınız?
-Ayın önündekiler çekilecek. Ay da ışıklarını bize ulaştıracak.
Köse veli herkesin duyacağı yüksek sesle ve bıyık altından gülerek:
“Oğlum gidin. Sıcak yatağınıza yatın. Onu vilayetteki büyükler hallederler.”
Mülayim’e inanan kalabalık köse velinin bu sözünü de haklı buldu.
Dağıldılar.
Dağılırken sessizliği seferin torunu bozdu:
“Bu yaptıklarımızla ayın üstündeki dünyanın gölgesi yok edilmez ki.” Dedi.