FEDAKÂR ANNE YILIN KADINI SEÇİLDİ

Başkanlığını Amine Sümbül’ün yapmakta olduğu TOGED-DER, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar günü dolayısıyla yılın kadınını seçmişlerdi. Amine Sümbül’ün İstanbul’da olduğu ortamda Tokat’ta Başkan Vekili Mehtap Şeker öncülüğünde Yönetim Kurulu 08 Mart Günü düzenlenen törenle Yılın Kadını seçilen Sümeyya Gençel’e plaketini takdim etmişlerdi.

            Anne Sümeyya Gençel’in, eşi Rahim Gençel ile evliliğinde ilk kızı Nigar Gençel okuyup öğretmen olmuştu. İlk görev yeri de Van iliydi. 23 Ekim 2011 tarihinde meydana gelen Van depreminde, orada iki ay önce göreve başlayan öğretmen kızları Nigar Gençel (23) vefat etmişti. İkinci kızı Nagehan Gençel şuan 26 yaşında ve fizyoterapistti. Üçüncü kızı Ahsen ise 14 yaşında ve doğumundan üç ay sonrası serepral palsi (-doğum öncesinde, doğum sırasında ve doğum sonrası erken dönemdeki, beyin hasarı sonucu ortaya çıkan, ilerleyici olmayan ancak yaşla birlikte değişebilen, hareketi kısıtlayıcı, kalıcı motor fonksiyon kaybı, postür ve hareket bozukluğu olarak tanımlanmaktadır.) olduğu anlaşılmıştı.

TOKİ’DE OTURMAKTAYDILAR

            Gençel Ailesi bundan bir buçuk yıl öncesine kadar TOKİ Evlerinde ikamet etmekteydiler. Ailenin yaşamış olduğu evlat acısına ve serabral palsi durumuna karşı metanetleri, komşularının ve tanıyanların takdirini toplamaktaydı. TOGED-DER Yönetimi, ailenin annesi Sümeyya Gençel’i 08 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü dolayısıyla Tokat’ta Yılın Kadını seçme kararı verdi.

EV ZİYARETİ

600 Evler mevkiinden almış oldukları yeni evlerinde ikamet eden Gençel Ailesini ziyaret eden TOGED-DER Yönetiminden Başkan Vekili Mehtap Şeker ve Yönetim Kurulu Üyesi Neriman Ateş, anne Sümeyya Gençel’in hayat hikayesini bir de evinde onun dilinden dinledi.

KIZIMIN ŞEHİT SAYILMASINI İSTİYORUZ

Anne Sümeyya Gençel tekerlekli sandalyedeki kızı Ahsen ile birlikte konuklarını karşıladı. Kayınvalidesi Gülsen Gençel’in de olduğu ortamda sohbet edildi.

            Anne Sümeyya Gençel’in hayat hikayesinde ilk iki kızından sonra üçüncü kızı Ahsen’in durumu önemli bir yer tutuyordu. Serebral Palsi olan kızını diğer iki kızı ile birlikte büyütürken bir kızının öğretmen, bir kızının da fizyoterapist olmasını arzuluyordu. Ve arzuladığı gibi kızı Nigar öğretmen olarak Van iline atanmıştı. Atanmasının üzerinden iki ay geçmişti ki 23 Ekim 2011 tarihindeki Van depreminde Erciş’te kızı Nigar da göçük altında kalıp can vermişti.

            Gençel Ailesi, kızlarının vefat haberini aldıklarında acılarını metanetle yaşarken, devletin canlarını yitirmiş öğretmenler için de ‘Şehitlik’ payesi vermesini beklemekteydi. O dönem bu beklentiye olumlu bir yanıt verilmemişti.

ÖĞRETMEN KIZININ HAYALİ AİLESİNE EV ALMAKTI 

23 yaşında yaşamını yitiren Nigar Gençel’in ev almak istediğini belirten anne Gençel, kızının hayalini gerçekleştirdiklerini ve ev aldıklarını söyledi. Serebral Palsi hastası kardeşi Ahsen için kızı Nigar’ın merkezden ev almak istediğini belirten anne Gençel, “Kızım görevine yeni başlamıştı, yeni alışıyordu, diyordu ki ben de para biriktireyim, para artıralım birlikte, bankadan kredi çekmeyelim faiz olmasın. TOKİ’de rüzgâr var sürekli, Ahsen rüzgârı sevmiyor sıkıntı oluyor dışarı çıkartamıyoruz, diyor, onun için çarşıdan ev almak istiyordu. Para biriktirmenin gayesindeydi ama olmadı. Biz de onun istediği gibi şu an oturduğumuz evi aldık, giriş kattan.” dedi.

AHSEN BANA ÖDÜL

Serebral Palsi olan kızı Ahsen’e (14) büyük bir özveri ve fedakârlıkla bakan anne Sümeyya Gençel, “Allah ne verdiyse onu götüreceğiz, ben bunları ödül olarak görüyorum, herkese verilmeyeceğini düşünüyorum. Başarabilirsek cennette bir yerimiz olur diye umut ediyoruz” dedi.    

Kendisinin ev hanımı olduğunu belirten Sümeyya Gençel, eşi Rahim Gençel’in (50) inşaat işçisi olarak çalıştığını ifade etti.

Yaşadıklarını bir zorluk olarak görmeden, yüksünmeden yaşamlarını devam ettirmekte olduklarını anlatan anne Gençel, “Bir yere gitmek isterseniz anında gidemezsiniz, önceden yaşı küçükken kucağımızda taşıyabiliyorduk ama şimdi büyüdü biraz daha zorlanıyoruz. Alışveriş yapmak istediğinde sadece olduğun bölümde gezmek zorundasın. Mağazada başka bir bölümüne gitmek istersen ya eşin ya da çocuğun olacak yanında ki onun yanında dursunlar. Sen de bir şeylere bakabilesin. Örneğin doktora gitmek istiyorum, bir yerim ağrıdı, hep ertelerim çok acilleştiysem o zaman giderim. Ya babaannesine gönderirim, ya ablası izin alır, öyle idare edeceksin. Ablası ile babası bana çok büyük destek veriyorlar. Akşam eve geldiklerinde yedirirler içirirler, eğlendirirler. Ablasını görünce sanki bir düğün var gibi çığlık atar bir sevinir, bir mutlu olur. Ablasının geldiğini anladığında dış kapının anahtar sesini duyduğu anda bile mutlu olur, geldiler diye. Fizik tedaviye devam ediyoruz ama iki yıldır da sırtta kamburluk başladı, ne yapsak önüne geçemiyoruz bazı şeylerin” dedi.

AHSEN SEVİLMEYİ ÇOK SEVER

Ahsen’in gezmeyi çok sevdiğini belirten anne Gençel, kendi hayatlarını Ahsen’in mutluluğu üzerine kurduklarını, ona göre hareket ettiklerini söyledi. Gençel ailesi olarak bütün düzenin Ahsen’e göre ayarlandığını ifade eden anne Gençel, “Bazı akşam çıkarız Ahsen biraz hava alsın diye. Hiç hesapta olmayan alışverişler yapıyoruz yeter ki o mutlu olsun. Bütün düzenimizi Ahsen’e göre ayarlıyoruz. Ahsen şöyle sever, şunu yer, Ahsen nasıl mutlu olur şeklinde. Ahsen sevilmeyi çok sever, hiç doymaz sevilmeye hep sevilsin ister. Anlıyor ruh halimizi, benim kesinlikle üzülmemi istemiyor. Ben kızımın yanında ağlayamıyorum, dertli türküler dinleyemiyorum, Ahsen annesinin çok neşeli olmasını istiyor” dedi.

HACCA GİTMEK İSTİYORUZ

Van depreminde öğretmen kızı Nigar Gençel’i kaybettiğini belirten anne Gençel yetkililerden kızının şehit sayılmasını istedi. Kızının şehit sayılması halinde hac kurasının çıkma ihtimali olduğunu ifade eden anne Gençel, “Diyanete söylediğimizde benim kızım da şehit diye, resmi belge yok dediler. Çocuk büyümeden, ablası da evlenmeden gidip hac vazifemizi yapmak istiyoruz. Nasip olmadı. Müracaatımızı üç yıl önce yaptık” dedi.

FARKINDALIK OLUŞTURMAK İSTEDİK

TOKİ Geliştirme Güzelleştirme ve Dayanışma Derneği Başkan Yardımcısı Mehtap Şeker derneklerinin tamamen kadınlardan oluştuğunu söyledi.

TOKİ’de yaşamış, özverili, fedakâr, sabırlı bir anneyi de ön plana çıkarmak istediklerini belirten Şeker, “Başarılısınız çünkü üç tane kız evladınız var, ikisini topluma kazandırmışsınız, meslek sahibi etmişsiniz eminim ki Ahsen de rahatsızlığı olmasaydı güzel bir meslek sahibi olurdu. Ben o noktada size çok teşekkür ediyorum, tebrik ediyorum sizi gerçekten. Dernek olarak yılın kadınını seçmek istediğimizde öne çıkacak başarısı olacak takdir görecek örnek arz edecek bir bayan aradık. Başka alternatifler de geldi ama çok istediğimiz doneleri bize sağlamadı, dolayısıyla da Neriman hanımın önerisi ile de tamam dedik, istediğimiz örnek kadın, her yönüyle de karşıladınız. Her şeyden önce üç tane kız çocuğunuz var, engelli kızınız, şehit olan kızınız dolayısıyla da bu noktada sabrınız fedakârlığınız öz veriniz takdire şayan, müstesna bir kadınsınız, hem şehit annesi olarak hem de Serebral Palsi, rahatsızlığı olan kızınıza gösterdiğiniz fedakârlık ile. Yılın kadını olarak seçtiğimiz bir annesiniz tebrik ediyorum” dedi.

TOGED-DER’in 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla düzenlediği programda Ahsen’in hediye kurasına katıldığını ve çektiği kurada hediyenin annesine çıktığını belirten Şeker,  “Ahsen’ şans eseri annesine hediye çekti, Annesi o gün hem bizlerden, hem kızından hediyeler aldı. Ahsen de çok mutlu oldu” dedi. Ahsen’i çok sevdiğini söyleyen Şeker, “Biz onun için geldik, çok şanslı böyle bir ailesi var. Sizler de çok şanslısınız, Ahsen sizin cennete giriş biletiniz. Ahsen’e Allah’ın bir lütfu, hediyesi olarak bakıyorsunuz, eminim ki o Allah’ın lütfuna da mazhar olursunuz. Ahsen seni çok seviyoruz, senin için geldik” şeklinde konuştu.

ÖNEMLİ OLAN İNSANLARIN GÖNÜL TELİNE DOKUNABİLMEK

TOGED-DER Yönetim Kurulu Üyesi Neriman Ateş, “bunlar benim ödülüm deyişiniz çok önemli bunu diyebilmek çok büyük bir erdem ister. Bunu ödül olarak görebilmek sizin yüceliğinizi gösterir. Size gıpta ile bakıyorum tebrik ediyorum. İnsanın olduğu yerde ağlamak da var, gülmek de var bu bizi biz yapan değerlerimiz. Bir başkasına ağlayabilmek duygularımızın ve merhametimizin ölmediğini gösterir. Önemli olan insanların gönül teline dokunabilmek.” dedi.

MÜFTÜ İLE GÖRÜŞÜLECEK

            TOGED-DER Yönetimi, Gençel Ailesi’nin hac farizasını yerinde getirmek üzere yaptıkları müracaatın bir an önce çıkabilmesi için Tokat Müftülüğü ile irtibat kuracaklarını sözünü verdiler. Her vakit yanlarında, destekçisi olacaklarını vurgulayarak ziyareti sonlandırdılar.