OKUMA KRİZİNE YAKALANDIM
“Ben. Gelirken izin aldım. Burada istediğim yere giderim.” Dedi misafirim. İstanbul’dan gelmişti. Çıktık. Elimde kocaman bir kitap. Kapağı gri ve sarı renklerden oluşuyordu. Onu poşete koymadım. Kâğıda sarmadım. Açıp okumaya hazır, elimde tutuyordum. İşaret parmağımı da kaldığım yerde tutuyordum. Giderken elimde taşıdım.
Hükümet konağına girdik. Tam karşıda bir masada iki memur vardı. Onlara, Vali Beyin makamını sordum. Sol koridoru işaret etti birisi. “ Vali Beyi göreceğiz.” Dedim. Israr etti. Dediği koridorda yürüdük.
Arkadaşıma:” Valilik makamı üst katta olacak. Bizi yanlış yönlendirdiler.” Dedim. Arkadaşım cevap vermeden, büyük yaldızlı harflerle yazılmış “ VALİ “ yazısını gördüm. İçeri girdik.
Sayın vali, ayakta karşıladı bizi. Önümde gördüğüm ilk koltuğa oturdum. Duvardan bir kapılık yer yıkmışlar, iki işçi çalışıyordu. Arkadaşım makam koltuğunun yanına yere oturdu. Bağdaş kurup oturduğu için bizden aşağıda kaldı.
Vali Beyi kola kravat kapı yapanları izliyordu. Kitap elimde, işaret parmağım arasında, gayet saygılı oturuyordum koltukta.
Kitabı sehpaya koydum. Özür dileyerek pazarlığa başladım:
“Sayın valim, sizin kitaplarınız var. Ben de kitaplar yazdım. Sizin kitaplarınızdan bana verin. Bende kitaplarımı size imzalıyım.” Son kelimeyi söylerken yanlış yaptığımı düşündüm. Âmâ değilmiş.
Gülümsedi Vali : “ Senin kitapların hafif kalır. “ dedi. Ne vereceğini, nede vermeyeceğini söyledi. Teklifim cevapsız kaldı.
Bu arada benim elimde taşıdığım kitap ortalıktan yok oldu.
Sorunca beklemediğim bir cevap aldım validen:
“O, benim kütüphaneme yakıştı oraya koydurdum. “
“Sayın valim benim olmayan kitabı nasıl hediye ederim. Kime kayıtlı olduğunu da bilmiyorum. Ben bir araştırayım. Okumak için almıştım. Okuyup bitirince getiririm.”
Kendi kitabımı verdi. Okuduğum yerin işareti kaybolmuştu. Kitabı normal tutum. Hiç konuşmayan arkadaşımda kalktık. Tam kapıdan çıkacaktık ki, açtığım gözüme sabah güneşinin ışıkları saplandı. Evin perdeleri açılmıştı. Yataktan çıktım.
Elimden bırakmadığım gün boyu okuduğum kitaplar rüyama da girmeye başladı. Bir çeşit okuma krizine yakalandım. 02 -05 – 2020