Metal denince akla gelen ilk şey dayanıklılık ve güç olur, değil mi? Önceden bu sorunun cevabı evet olabilirdi ancak bu makaleyi okuduktan sonra hayır diyeceksiniz. Galyum isimli arkadaşımız bu algıyı değiştirmek için burada.
Masanızda değil, ellerinizde erir!
Galyum elementi alışılmadık bir metal. Oda sıcaklığında (alüminyuma benzer) katı, yumuşak ve gümüşümsü renkte bir metaldir. Ancak avucunuzun içine alırsanız, ansızın erimeye başladığını fark edersiniz. Şöyle bir düşününce evet, biraz tuhaf gelebilir ancak bunun altında yatan mantıklı bir açıklama da var. Galyum için erime noktası 29.8 ile nispeten düşüktür, kaynama noktası ise 2229 derecedir (Evet bu da nispeten oldukça yüksek). Los Alamos Ulusal Laboratuvarı’na göre oda sıcaklığında sıvı olabilen dört metalden biridir (diğer üçü cıva, sezyum ve rubidyum) bu sebeple termometrelerde kullanılması teknik olarak mümkündür. Yüksek sıcaklıklarda bile düşük bir buhar basıncına sahip olması da dikkat çeken bir diğer özelliği.
Peki ya başka havalı özelliği var mı?
Galyum, elinize geçtiği takdirde kesinlikle avucunuzun içine almanız gereken tuhaf bir metaldir. Los Alamos Ulusal Taboratuvarı’nın açıkladığı gibi, Galyum cam ve porselen arası bir yapıdadır ve boyandığında parlak bir ayna oluşturur. Transistörler gibi cihazların üretiminde de yaygın olarak kullanılır. Galyum-Arsenit bileşiği, elektriği doğrudan randımanlı bir ışığa dönüştürebilir. Aynı zamanda Galyum, birçok metalle alaşım oluşturabilir ve düşük erime noktalı alaşımlarda da bileşen olarak sıkça kullanılır.