Cumhuriyet Üniversitesi Heykel Bölümü öğrencisi ve şair Emre Korkut: “Gönül ister ki insanlara faydam dokunabilecek en son ve en güzel noktaya geleyim.”
SORU-Bize kısaca kendinizi tanıtır mısınız? Hangi okullarda okudunuz bugüne kadar?
EMRE KORKUT- Ben Emre Korkut, 19 Haziran 1992 Sivas merkez doğumluyum. Memur bir babanın, ev hanımı bir annenin iki çocuğundan en büyüğü, kendisinden iki yaş küçük bir de kız kardeşi var. İlkokul, ortaokul, lise, üniversite eğitim hayatını Sivas’ta tamamlamış ve halen de Güzel Sanatlar Fakültesi Heykel Bölümünde lisans eğitimi almaktadır. Bunun öncesinde dedesi Terzi Mehmet Ali Korkut’un yanında çıraklık yaptığı dönemde Anadolu Üniversitesi Açık öğretim programından 4 yıllık Maliye bölümünü bitirmiş Lisans diplomasını almıştır.
SORU- İlk ve orta öğreniminizi nerede tamamladınız?
EMRE KORKUT – İlk ve orta öğrenimimi evimizin karşısındaki eski adı ile 4 Eylül Kongresi İ.Ö. Okulunda, Liseyi Sivas Kongre Lisesinde ve Üniversiteleri de yukarda belirttiğim gibi.
*Neden Heykel bölümü okumak istediniz? Neden Sivas?
EMRE KORKUT- Aslında benim ilk niyetim Resim bölümünü okumaktı, fakat sınava kayıt olacağımız gün heykel için başvuru yaptım ve nasipte de heykel varmış, heykel bölümünü okumaya başladım.
*Bölümü sevdiniz mi sonradan?
EMRE KORKUT – Bölümü seviyorum, küçüklüğümde çamura olan ilgim yirmili yaşlarımda karşıma çıktı ve severek eğitimime devam etmekteyim.
*Yazmaya nasıl başladınız? Yazmaya başlama hikayenizi öğrenebilir miyiz?
EMRE KORKUT- Her genç gibi benim de lise dönemimde yazdığım şiirler vardı fakat edebiyat hocam tarafından o dönemde bu işi yapamadığım, başarılı olamadığım söylenmişti. Fakat uzun yazılarda başarılı olduğumu kanıtlamıştı kendisine ( uzun bir anım var kısa tutmak için yer vermedim) Bence insan başardığı alana yoğunlaştığı zaman emin adımlar atıp araştırma yapabiliyor.
SORU- Peki kitap çıkarma hikayenizi öğrensek?
EMRE KORKUT-Aslında bu hikaye çok uzun ama kısaca anlatırsam, sosyal medyada kitap fuarını gördüm, orada çalışmak için tüm stantları dolaştım kimse almadı, ihtiyaç yok dediler, Nasipte ücret almadan yayın evimin standında durmak varmış orada kitaplarla insanlarla güzel vakit geçirdim. Yayın evimin sahibi ile tanıştım, numaralarımızı almıştık ki gelecek sezon standart beni alır diye, yazın aradım, yazılarımın olduğunu, kitap haline getirtmek istediğimi fakat kapsamlı değil maksat bugünden bana hatıra olacak şekilde dedim. Görüşme yaptık, fikir alış verişlerimiz oldu ve bana yardımcı oldu Allah’tan nasip etti, kitabım bugün bandrollü herkesin rahatça ulaşabildiği bir kitap halini aldı.
* Aileniz hakkında bilgi verir misiniz?
EMRE KORKUT- Aslında annem babamdan ve kız kardeşimden hariç geride büyük bir ailem var.
Teyzelerim, amcalarım ve halamla aynı dairede oturuyoruz, İstanbul ve Ankara’da amcalarım ve Kayseri’de ise dayım var, bizde aile kültürü çok gelişmiştir. Mutlu günde de hüzünlü günde de hep birlik olmayı severiz, ayrıca akrabalarım da bu aileye dahildirler, bu sebeple anlatmaya başlarsam bayağı bir yer alır:)
Annem ev hanımı kız kardeşim öğrenci ve babam da memur. Benim iyi ya da kötü denilebilecek bir huyum var, bir işi başarmadan elimden geldiğince kimseye demem, bu sebeple destek olacakları yerde sağ olsunlar desteklerini esirgemezler ama genelde işler bittiğinde haberleri olur:)
* Sanatta nereye gelmek istersiniz?
EMRE KORKUT- Gönül ister ki insanlara faydam dokunabilecek en son ve en güzel noktaya geleyim fakat benden daha iyileri benden daha harika işler çıkaran insanlar karşısında sadece şimdilik gayretimi artırmak gerek diye düşünüyorum.
* Sanatla uğraşmak maddi manevi sizi tatmin etti mi?
EMRE KORKUT- Şimdiye kadar yazmak manevi ihtiyaçlarımı gideriyor diyebilirim, okuyan ve yazan insanlar bilirler ki bir yerlere bir şeyler yazmak öyle ki bu yalnızca size ait sizin özel okuduğunuz cümleler olacaksa manevi olarak sizi rahatlatır. Manevi anlamda bunu söyleyebilirim, maddi anlamda ise şuanda şiir kitabımın varlığı en büyük mutluluk sebebim:)
* Çok kişi okumadan yazmak istiyor neden sizce?
EMRE KORKUT – Okumadan yazmayı tabi ki doğru bulmuyorum fakat şu ayrıntı beni her zaman tedirgin etmiştir. “Farkında olmadan okuduğum yazarın, şairin mısrasını şiirime eklediysem!” Çünkü gerçek okuyucu bunu çok rahat bir şekilde anlayabiliyor ve ben şahsım adına böyle bir şeyle karşılaşmak istemem. Yazarken tek beslendiğim kaynak hislerim, hislerim beni hangi durakta indirirse, hangi limana demir attırırsa oradan seslenirim.
* Nerelerden besleniyorsunuz?
EMRE KORKUT- Bir işi ne zaman severseniz yaptığınız bütün eylemler sizin gayretiniz gibi gözükür fakat siz o işten haz alıp mutluluk duyarsınız, insanoğlu istisnalar hariç kendi başına başarabildiği işleri görmesi kendisini çok mutlu eder, bu sebeple neyi severseniz gayretiniz o yönde artar ilginizi o yöne yoğunlaştığını görürsünüz. Zamanla da bu çabanızın meyvesini alırsınız diye düşünüyorum.
* Heykel ve şiir sanatında ilerlemek isteyenlere ne önereceksiniz?
EMRE KORKUT- Heykel yetenek, beceri ve istek gerekli diye düşünüyorum, eğer ki bir yerlerde birileri bir şeyler yazıyorsa, yazmaya devam etsinler bugün olmazsa yarın, yarın olmazsa bir başka gün, hiç bir zaman olmazsa etrafındaki insanlar için kendinin bir şekilde farklılığını ortaya koyduğunu anlayacağını düşünüyorum. Fakat acizane tavsiyemdir gelecek için, insanlık için umut dolu, barış ve mutluluk dolu kelimeler ele alsınlar. Bugün tohumunu attığımız mutluluklar yarın gelecek nesillerimize meyve olacak.