İftar ve sahur sofralarının vazgeçilmezlerinden olan hurmalar tezgahları süslemeye başladı. Yaşanan ekonomik gelişmeler çarşı pazarda birçok ürünün fiyatını etkilerken hurmaya fazla dokunmadı. Geçen yıl 9-10 liradan satılan İran hurması bu yıl 14-15 lira arasında tezgahlarda yerini aldı.
Ramazan ayının vazgeçilmezi olan hurma, kuru kayısı, incir, kuru üzüm gibi ürünler tezgahlardaki yerini almaya başladı. Hurmalar ise Ramazan ayında en çok tüketilen kuru yiyecekler arasında başı çekiyor. On yıldır aktarlık yapan Hasan Sabırlıoğlu hurma fiyatları ve hurmanın sağlığa etkilerine ilişkin bilgiler verdi.
Hemen hemen her bölgeden hurma çeşitlerinin Türkiye'ye geldiğini belirten Sabırlıoğlu, "En çok tercih edilen hurmalar genetiği değişmemiş Medine hurmaları. Mineral açısından en zengin hurmalar da Medine hurmaları. Peygamber efendimizin ektiği rivayet edilen bahçeden çıkan
Acve Hurması var onun fiyatı biraz farklı, 100 liradan satılıyor. Eski Filistin şimdi İsrail hurması Mecdul hurması var, bunların genetiği değiştirilmiş diye biliyoruz, daha iri cinsleri var. Yumuşak etli bir hurmadır, çok tercih edilir. İran Hurması en ucuz hurma, piyasayı o canlandırıyor." dedi.
Ucuz hurmalarda fiyatların 14-15 lira arasında değiştiğini belirten Sabırlıoğlu, diğer hurmalarda ise ekonomik gelişmelerden dolayı yaklaşık yüzde 10 artış görüldüğünü ifade etti.
HURMA DEMİR ÇİNKO AÇISINDAN ZENGİN
Hasan Sabırlıoğlu lifli olması açısından hurmanın sık tüketilmesi gerektiğini belirterek, sağlığa faydalarına ilişkin şunları kaydetti: "Şeker hastaları tüketebiliyor hurmayı. Demir, çinko açısından zengin bir meyve. Bildiğimiz kadarıyla bir insan uzun yıllar sadece hurma ve su tüketerek yaşayabiliyor. Bünyesinde 10 besin kaynağını barındırdığı için tek başına bir besin kaynağı diyebiliriz. Lifli olduğu için bağırsakları yumuşatıcı özelliği var, diyet amaçlı kullanabiliyoruz. Yeni doğum yapmış annelerde süt oranını artırdığı için tercih edilir. Bağışıklık sistemini güçlendiren ve özellikle kanser hastalığına yakalanma riskini azaltan selenyum açısından da zengin bir şifa kaynağıdır."
RAMAZANDA ORGANİK ŞERBET ÖNERİSİ
Vatandaşlara Ramazanı sağlıklı geçirmeleri açısından önerilerde bulunan Sabırlıoğlu, "Vatandaşımız Ramazanda kendi evlerinde özel şerbetler yapabilir. Sahur için susuzluğu giderecek şerbetler yapılabilir. Osmanlı şerbetleri tarzında biraz zencefil, zerdeçal, havlıcan, kabuk tarçın, yeni bahar, rezene ve kakule katılarak şerbet yapılabilir. İçerisine hibisküs de katılabilir. Bu şerbet insanı susatmaz, ferahlatır, sağlık açısından iyidir. Antibiyotik açısından zerdeçal var, karaciğere faydalı, zencefil de öksürüğe iyi gelir. Bu şerbet vücudu zinde tutar ve susuzluğu giderir.
Sindirim problemi yaşayanlar da lifli meyvelerden hurma tüketebilirler. Kuru erik, kayısı özellikle gün kurusu dediğimiz siyah kayısı tüketilmeli. Bol su içmek gerekir, lifli yiyecekler; sebze, yeşillik, kuru meyveler daha çok tüketilmeli." diye konuştu.