Hüseyin Akbaş, Türk güreş tarihinin yetiştirdiği eşsiz pehlivanlardan biridir. Yalnız Türk güreşinin değil; dünya güreş tarihinin de eşi bulunmaz pehlivanlarından biridir.
1934 yılında Muhat’ta ( Bugünkü Çevreli Kasabası) doğduğunda hayatın ona hazırladığı acıların ve oburların farkında değildi. İki defa ayağı kırılan, yöresinde başpehlivan olan ve doğduğu köyde; erkek olan herkesin güreş meydanlarında perdah attığı, güreşmek için günlerce bazen aylarca uzaklara giderek “Türk Gibi Kuvvetli, Muhatlı Gibi Güreşçi” ifadesini; bu eğri büğrü, cılız, çelimsiz vücuduyla dünyaya ilan etmiş olması; hakikaten ona güreş tarihinde kimsenin kolay kolay ulaşamayacağı bir şerefi taşımasına sebep olmuştur…
1953 yılında Muhat’tan Dünya şampiyonluğu için köyden ayrıldığında, elinde bir sepet yumurta vardı. Güreş, yapmak için dedesini ağaca bağlayıp kaçan; sabahtan akşama kadar çayırlarda güreş tutmaktan geri kalmayan; on iki yaşında Yıldız dağının eteklerinde yedi sekiz tane dev gibi çocuğu üst üste yenen; Hızır (a.s) kuvvetini yüreğinde hisseden; mindere çıktığında, topal bacağını rakibine yem vererek, birkaç dakikada güreşçilerin sırtını yere getiren; minyon tipli “ Dünya Sakatlarının Yükselen Gururu” vasfını almış, şehirli olmaktansa köyle, köylüyle, yaylayla, koyunla, kuzuyla uğraşmakta büyük bir haz alan; gönül dünyasında hep Dumanlı yaylalarında bir sonsuzluk türküsünü “ Kınalı Koçu”yla birlikte söyleyen özbeöz Anadolu insanı bir güreşçiydi…
Ünlü güreşçi Yaşar Doğu, “ Haydi oğlum, sıra dünyanın Sırtını yere vurmakta” diyip de, onu şampiyonaya çağırdığında bir Ya da iki milli takımla kamp yapıyor, Sofya’da, Tahran’da, Tokyo’da Toledo’da mindere çıkıyor, şampiyon oluyor, sonra köyüne, yani Muhat’a dönüyordu.
Yaptığı 285 resmi güreşten, yalnız üçünü kaybeden, (birinde Teknik sebeplerden, diğer ikisinde de ağır hasta olduğundan) Hüseyin Akbaş, aktif güreşi bıraktıktan sonra Tokat Bölgesi Güreş Antrenörü olarak uzun süre görev yaptı. Bir dönem Çevreli Belediye Başkanlığı yaptı.
Tokat il Encümeni iken 15.Şubat 1989 tarihinde ani bir kalp krizi sonunda Hakk’ın rahmetine kavuştu.
HÜSEYİN AKBAŞ İÇİN DÜZENLENEN TURNUVA DÜZENLENDİ
Hüseyin Akbaş’ın Milli Takımla Uluslararası Serbest Güreş Şampiyonalarında Aldığı Dereceler Sırasıyla Şöyledir
1- 1954 Yılında Tokyo’da 52 kg’da Dünya Birincisi.
2- 1955 Yılında Karlsevette’de Dünya Üçüncüsü.
3- 1956 Yılında Malbörn’de Olimpiyat Üçüncüsü.
4- 1956 Yılında İstanbul’da Dünya Birincisi.
5- 1957 Yılında İstanbul’da Dünya Birincisi.
6- 1958 Yılında Sofya’da Dünya Birincisi
7- 1959 Yılında Tahran’da Dünya Birincisi.
8- 1960 Yılında Burgaz’da Dünya şampiyonu.
9- 1961 Yılında Yokahama’da Dünya Birincisi
10- 1964 Yılında Toledo’da Olimpiyat İkinciliği
11- 1966 Yılında Lubliana’da Avrupa Şampiyonu
Bu derecelerine, Türkiye ve ikili üçlü milletlerarası yarışmalarda aldığı sayısız başarılar dâhil değildir. Ayrıca 1954-1964 yılları arsında Tokat, Sivas, Amasya ve Yozgat illerinde defalarca elli iki veya elli dört kilo olmasına rağmen daima başpehlivan olmuştur.
Hüseyin Akbaş hakkında daha teferruatlı bilgiyi, tarafımdan hazırlanan ve Cumhurbaşkanlığı tarafından desteklenen “Hüseyin Akbaş Efsanesi, Tokat 1996” adlı kitapta bulabiliriniz.
Ne yazık ki, bu eser bitti. Yeni baskı için kimse bir şey söylemedi. Söyleyemedi. Çünkü o kitabın emeğini biz çekmiştik, yemeğini başkaları yemişti. Geçtiğimiz yıl Tokat Valiliği tarafından çocuklar için hazırlanan on beş-yirmi sayfalık resimli kitap, ihtiyacı karşılamaktan öte, büyük eksikliklerle doluydu.
Onun vefatının otuz birinci yılında bir kez daha rahmet, minnet ve şükranla anıyoruz. Rabbim ruhunu şad, mekânını cennet eylesin.
MEHMET EMİN ULU