38°C
23 November 2024
Misafir Kalem

İÇİNDE TUTTUĞUN TÜM SEVİNÇLERİ SERBEST BIRAK

  • Ağustos 31, 2018
  • 5 min read
İÇİNDE TUTTUĞUN TÜM SEVİNÇLERİ SERBEST BIRAK

             İÇİNDE TUTTUĞUN TÜM SEVİNÇLERİ SERBEST BIRAK

Hey! Yine neler doldu, taşıyor içimde anlatmak için… Bugünün konusu hayatın içinde dolandığımız o uç noktalar. Şimdi sizi bağlı bulunduğunuz yerden alıp, yemyeşil bir ormanın içinde, karşıda duran masmavi suyun kıpırtısı ile, bize bir nefes daha katacak düşüncelerimizi de yanımıza alarak sohbet etmeye geldim.

      Burnumda mis gibi kahve kokusu, yanında bir damla çikolata, sırtımı yasladığım ağacın serinliği, saçlarımı hafif dalgalandıran rüzgarın huzuru. Kapattım gözlerimi, içimde coşkun akan ırmaklar, yüzümde tatlı bir gülümseyişe sebep oluyor. Doğanın ritmini hissediyorum, rüzgarın şarkısını, kuşların sesini, ellerimle dokunduğum, gözlerimle gördüğüm, içime çektiğim nefesimin tadını hissediyorum. Tüm sevinç çığlıklarımızı havaya fırlatırcasına, kendimizi bırakalım dünyanın akan kollarına.

     Hayatın yükünü omuzlarında taşımaktan yorulmadın mı? Beyninin bedenine ağır geldiği, ruhunun derin bir nefes almasını hissettiğin zamanlar. Kendimize doğru bir yolculuk yapalım, ve içimizde hayata ahenkle dans ettiremediğimiz duygularımızı, yüksek bir tepeden aşağı kendini bırakmışçasına serbest bırakalım.

     Şöyle bir etrafıma bakıyorum da birçoğu yaşadığı dünyanın farkında değil.  Kaptırmışız kendimizi bir telaşın içine, sonbaharda savrulan, ve savrulurken darmadağın olan yaprak misali, gittikçe artan bir hissizlik boşluğunun içine düşmüşüz. Sabahtan akşama kadar çalıştığımız mesaili kölelikler, esiri olduğumuz teknolojik aletler, giydiğimiz kıyafetler, yaşadığımız evler, kısaca moda vs. vs. Gerçek hayat adı altında uydurduğumuz, bilerek ya da bilmeyerek kendimize yük ettiğimiz ne çok fazlalıklarımız var. Kendini hisset derinden! Hisset ve yaşa! Hayatın tam olarak senden istediği şey de bu zaten. Acıyı da yaşa, sevgiyi de, umudu da, hayali de, kaybetmeyi de… Ama hepsini derinden yaşa, öyle zaman aksın gitsin, bugün bitsin yarın gelsin, dün gitti boş ver kafasıyla değil.

DİKKAT!  Siyaset

      Seni hiç tanımıyorum, adını, kim olduğunu, ne iş yaptığını, ne kadar paran olduğunu bilmiyorum. Beni ilgilendiren yanın düşüncelerinin ya da hayallerinin ne kadar ucunda, gezebildiğin. Sohbetimiz böylesine rahat bir ortamdayken, düşüncelerimiz uçmak için hazırken biz neden yerimizde sayalım. Evrende düşünsel boyut denilen, yaşananın aksine, maddi bedenimizle hayata lütfedişimizin aksine bizi o göründüğümüz sınırlardan çok daha ileriye taşıyan, küme küme bilincimizin tam altına işlemiş bazı yetkinlik ve kavram anlayışlarımız var. Yetkinlik diyorum, çünkü onlar bizzat farkında olduğumuz, irademizle yönlendirebildiğimiz şeyler. Kavram anlayışı ise dış dünyanın bize olan yansımalarıdır. İşte burada önemli olan senin iraden dışında sana yük olan şeylerden ne kadar arınmak istediğin.

       Sana yük olan her şeyden kurtulmanın mutlaka bir yolu var, buna inan. Şunu görmelisin ki hayatta seni bekleyen, hangi deneyimler, keşfedilecek sırlar, yaşanacak acılar, tamamlanacak işler, coşkular ve umutlar var. İnsanın yolculuğu hep kendinedir. Başka çıktığın yolculukların varsa yarı yolda kalırsın gideceğin yere ulaşmak için. Kendine olmayan her yolculuğun bileti satılmıştır, zaten başkasının olan bileti almaya çalışma.

       Haydi senle bir yolculuğa çıkalım. Kendine olan yolculuğuna; hemen ordan bahane bulup da hani her yolculuk kendineydi, sen nerden çıktın deme. Her yolculuk kendine dedim ama yanına yoldaş alamazsın demedim ki. Kiminin kardeşi olur, kiminin eşi, kiminin annesi. Yoldaşını seçmek senin elinde, yalnız ya da biriyle olman önemli değil sevgili ruh eşim, kendine yolculuk yapman önemli. Orada seni neler bekliyor asla bilemem, sana gidilmemiş yolculuğun anılarını anlatamam, vaatlerde bulunamam. Her biri özel, her biri tek, her birinin anısı başkadır. Bu yolculuğun sonunda paylaşılacak tek şey anılardır. Sana bir garanti vermem gerekirse işte garanti! Bunun mutlak bir farklılık olduğunu iddia edebilirim.

DİKKAT!  VESAYET SORUNU

   Ben seni elimde kahve, denizin kenarında sırtımı yasladığım ağacın altında bekliyorum. Yolculuğun bittiğinde bununla ilgili aylarca bıkmadan seninle konuşabilirim. Anılarını dinlemek, sonra sen de olan değişikliğin bir parçasını yüreğinde hissetmek için tüm riskleri almaya değmez mi? Üstelik vereceğin hesap da soracağın hesap da yine kendineyken. İyi yolculukla! Kendine olan yolculuğunun güzel geçmesi temennisiyle…

About Author

Tokat Haber

plajda 23751
Previous Post

Subscribe
Bildir
guest

0 Yorum
Inline Feedbacks
View all comments
tokat haberleri reseller
kingroyal meritking meritking giriş kingroyal giriş madridbet