İKİNCİ ŞİİR KİTABI “ İTİRAF EDİYORUM DOKTOR” ÇIKARAN GAZİOSMANPAŞA ÜNİVERSİTESİ İKTİSAT BÖLÜMÜ ÖĞRENCİSİ MÜCAHİD KARAÇINAR: “Öğretmenin, öğrenciye benimsetmek istediği alışkanlık bu aslında; ders çıkarabilmemizi sağlayabilmek. Kendi çıkardığımız dersi yapabilmek.”
SORU-Bir yıl içerisinde 2. şiir kitabını çıkarmanız hakkında neler düşünüyorsunuz?
MÜCAHİD KARAÇINAR– Zaman en kıymetli hazinelerimizden biri. Vademizin ne zaman yeteceği meçhul. “Bir Şehir Arzulardım” kitabı kendi benliğimden soyutlanmış. Başka konulara tercüman ve ses olan bir şiir kitabıydı. Buna örnek vermek gerekir ise Srt Sivas televizyonunda “Dil Kaleme Küsmeden” Programına konuk olduğumda, Nevin Hanım; “Senin de memleketine yazdığın bir şiir vardır” demişti. Benim gönlüm yurtdışındaki kardeşlerimizde olduğundan “Gurbet Kuşları” isimli şiirimi okumuştum. Kendi duygularımı başkalarının duygularına feda ettiğim bir kitap, Bir Şehir Arzulardım. Bu yüzdendir ki tercümanınız olan dizelerle buluşturuyor ifadesi arka kapağında yer alıyor. Bir şiir kitabı olarak bakılsa dahi her ikisinde de farklı bir slogan altında bir yapboz parçalarını tamamlayan şiirler mevcut. Romanı şiirsel olarak uyarlanması gibi. Bir Şehir Arzulardım kitabını çıkardıktan sonrada güzel ve anlamlı şiirler yazmaya devam ettiğimden ikinci bir kitabı çıkarma ihtiyacı duydum.” İtiraf Ediyorum Doktor” ise ayrı bir yapbozun parçası oldu benim için. Harfler aynı olsa da ruhaniyetleri farklı.
SORU-İktisat okuyan bir insanın edebiyata merak sarması enterasan değil mi sizce? Bu konu hakkında neler düşünüyorsunuz?
MÜCAHİD KARAÇINAR-Hayat bize bazen bir dalın meyvesini yetirmiyor. Eğitimin genel prensibi de bu aslında. Hocamız bize derste bir konuyu anlatırken kendi dalında uzman olduğu gibi edebi konuşmasıyla da bizim derse odaklanmamızı sağlaması gerekiyor. Bizim eğitimde en büyük sıkıntılarımızdan biri bu. Belli kalıplara ayrılan konular ve alanlar öğrencinin kafasında birleştirilmesi zor bir bulmacaya dönüyor. Bir fizik dersinin içine bir kimya konusu ya da tıp konusu da girebilir. Öğrencinin kafasında iyi yer edinmesi için. Şimdi bir fizik hocası anlatacağı konuyu öğrencisinin daha iyi kavraması için bir kimya konusunu ve tıp konusunu da katarak örnek vermesi gerekiyorken sadece fizik konusunun sınırları içerisinde olması öğrencinin kendi kafasında ihtiyacı olan materyallerle canlandırması lazım. Ekonomi ile edebiyat ta öyle. İlerde Allah izin verirse Ekonomiyi edebi bir üslupta anlatan bir Roman da yazacağım. İktisat Bölümü’nün revaşta olmadığı için yazarlık yolunda ilerliyorsun işte diye düşünebilirsiniz. Aslına bakılırsa öyle değil.
SORU-Bir de roman çalışmanız var galiba adı konusu ne?
MÜCAHİD KARAÇINAR-Adı Nilüfer. İnsanın kendi içerisinde bulunan zorluklarla baş etmesi adına farklı bir pencereden bakması gerektiğini anlatan bir eser olacak.2020 yılına da Nilüfer isimli romanım ile yazım repertuarımı genişletmiş olacağım. Bunu yanımda kişisel gelişim odaklı bir deneme çalışmam da var.
SORU-Kitap çıkarmak maddi ve manevi neler getirdi?
MÜCAHİD KARAÇINAR- Geçmişini bilmeyen geleceğine ışık tutamaz. Başta ailem, arkadaşlarım ve hocalarımın desteği her zaman var. Maddi manada ilerleyen zamanlarda kendini belli etmeye başlayacak.
SORU-Kitap çıkardığınızda yazarlık ve sosyal hayatınızda nasıl bir etkisi oldu.
MÜCAHİD KARAÇINAR– Arkadaşlarımın tebriklerini almak onları bu mutluluğuma ortak etmek güzel bir duygu. Yalnız paylaşılan bir sevincin kendimizi kandırmaktan başka bir şey olmadığına inanıyorum. Hareket halinde olan bir şeyler olmalı hayatta. Bazen insan bir sinek vızırtısına dahi ihtiyaç duyabiliyor.
Yazarlarla tanışmak onların kitaba olan ilgisini hissetmek görmek ayrı bir duygu. Aynı ortak paydada birleşmek güzel bir duygu.
SORU-Fuarlara katıldınız bunun yazma azminize katkısı oldu mu?
MÜCAHİD KARAÇINAR– Kitapseverlerin kitaba olan ilgisi insanı cezbediyor doğrusu. Farklı yazarlarla ve okurlarla tanışmak fikir alış veriş yapmak, çıkaracağım kitabı bir adım öteye taşıyor. Bir insanla konuşurken dahi oradaki sohbet havasına ve karşındaki insanın düşüncelerine, hissiyatına empati kurarak kuşbakışı seyretmek gerekiyor. Kendi dersini kendin çıkarmak ta denebilir. Hocalarımızın bizim için yap diyerekten çıkardığı ödevi yani dersi biz artık kendimiz çıkarmaya başladık. Hayatta böyle bir şey… Öğretmenin, öğrenciye benimsetmek istediği alışkanlık bu aslında; ders çıkarabilmemizi sağlayabilmek. Kendi çıkardığımız dersi yapabilmek.
SORU-Yazmak mı yayınlamak mı zor?
MÜCAHİD KARAÇINAR-Yazmak kendinle baş başa kaldığın, yalnızlığı artık benimsediğin bir durum. Gerçekten de emek ve sabır gerektiren bir süreç. Yayınlamak konusuna gelince; Ben bu soruya şöyle bir örnek vermek istiyorum; Çocuk iken kolunuza yaptıracağınız bir dövme yaşlanınca kolunuzda çirkin duracaksa daha zamanı var demektir.
SORU-Bir yıl önce bu gelişmeleri hayal ediyor muydunuz?
MÜCAHİD KARAÇINAR– Planlarım içerisinde kitap yazmak vardı. Fakat her şeyin bu kadar ani bir şekilde gelişmesi beni biraz şaşırttı. Gün doğmadan neler doğar ifadesi benim için doğduğu gündü. Çok şükür.
SORU-Şiir size ne ifade ediyor. Genç yaşta iki kitap çıkarmak her gence nasip olmaz?
MÜCAHİD KARAÇINAR- Sesiz ve sakin bir ortamın veya kalabalık bir ortamın içinde yalnız bir insan olabilmek ikisi de yalnızlığa kapı aralıyor. İşte o aralanan kısmı benim için şiir. Ne yalnızlıktan patlayacak kadar sessiz ne de kalabalıkta kaybolacak kadar yersiz.
Evet bu konuda biraz azmim ve kararlılığım bir etken olabilir.
SORU-Başka söylemek istediğiniz bir şey var mı?
MÜCAHİD KARAÇINAR- Yüreğiniz şiir ile şiirin ortasında olsun.
Teşekkür ederim…