Şair-yazar Mustafa Uçurum “Çanakkale-İstiklâl Marşı ve Mehmet Âkif” konulu bir söyleşi için Erbaa Yılmaz Kayalar Fen Lisesi’ndeydi.
Okulun konferans salonunda düzenlenen söyleşide Uçurum; şair, şiir, şuur ekseninde hayata doğru bakan, hakikati yazan şairlerden bahsederek Âkif’in kişiliği ve şair yönüne dair önemli paylaşımlarda bulundu.
Enver Paşa’nın daveti ile Çanakkale cephesine giden şair ve yazarların Çanakkale’de geçirdikleri zamana rağmen Âkif’in “Çanakkale Şehitlerine” şiirine yaklaşabilecek bir metin oluşturamadıklarına dikkat çekerek, “Acıları hissetmek için illa ki acının ortasında bulunmaya gerek yok. Hissetmektir esas olan. Âkif, Berlin seyahatinde Çanakkale ruhunu o kadar derinden hissetmiştir ki çok uzaklarda olmasına rağmen böyle bir değerli eser ortaya koymuştur.“ dedi.
İstiklâl Marşı’nın yazılış sürecinden de bahseden Uçurum, “İstiklâl Marşı ancak milli bir ruh bilinciyle yazılabilirdi. Hem de hiçbir çıkar gözetmeden. Âkif’in Safahat’ına baktığımızda İstiklâl Marşı gibi bir şiiri göremeyiz. He şeyiyle çok özel bir şiirdir bu. Âkif’in ruhunun derinliklerinde hissederek yazdığı bu şiiri milletine adadığı için Safahat’a bile almamıştır. Çünkü İstiklâl Marşı Âkif’in değil milletin öz malı olmuştur.” dedi.
Gençlere son olarak da Safahat’ı mutlaka okumalarını tavsiye eden Uçurum, Âkif’in arzuladığı Asım’ın neslinin ancak ve ancak okuyarak, araştırarak hedeflerine ulaşabileceğine dikkat çekti. Çalıştıktan sonra herkesin doktor, hakim, mühendis, öğretmen olabileceğini ama önemli olanın okuyan doktor, şiirle uğraşan mühendis, kitap kurdu öğretmen olmaktan geçtiğime vurgu yaptı.
Yılmaz Kayalar Fen Lisesi Müdürü Ömer Özçoban’ın Mustafa Uçurum’a plaket takdimi ile program sona erdi.