NİKSAR’DAKİ FAHİŞ FİYAT OLAYI ÜZERİNE
Tokat'ımızdaki Öğretmen Lisesi'nden 1977 yılında mezun olan ve Türkiye'nin dört bir yanına dağılan vatandaşlarımız, her yıl bir ilde toplanıp geçen zamanı anmaktaydılar. Bu yılki buluşmaya Tokat ev sahipliği yaptı.
Tokatlı emekli öğretmen hemşehrimiz Muzaffer Gündoğdu eşiyle birlikte katıldığı Tokat buluşmasında, Niksar ilçemiz sınırları içinde Camiiçi Yaylasındaki bir konaklama tesisinde yaşadıklarını kamuoyuyla paylaşılmak üzere açıklamıştı. Bir buçuk porsiyonluk et yedikleri işletmede, kendilerine adam başı 230 TL fiyat çıkarıldığını belirtmişti. Ve haliyle bu rakama kafiledeki isimlerin itirazlarının olduğunu dillendirmişti.
Emekli Öğretmen Muzaffer Gündoğdu 'nun arkadaşı hemşehrimiz Bünyamin Akıncı, dinlediği serzenişleri, yaşanılan mağduriyeti sosyal mecradaki hesabından herkese açık şekilde yayınlamıştı.
Dinlenilenler dikkat çekti. Böylesi bir fahiş fiyat oldu ise herkesimden tepki görmekteydi. Konuya Niksar Belediye Başkanı Özdilek Özcan da kayıtsız kalmadı. Zabıta ekiplerini göndererek konunun takipçisi olduklarını kamuoyuna duyurdu.
Söz konusu işletmenin sahibi Erdal Kabar, yaşananlar üzerine bir açıklamada bulundu. "Şimdi bizim buraya 2 ay öncesinden rezervasyon yaptırılan bir durum. F. T. hocamız geldiler. Biz, yemek, kahvaltı ve konaklama olmak üzere 250 TL'lik adam başı anlaşma yaptık. Bize 70 kişilik konaklama 80 kişilik yemek olarak bilgi verdiler. Bizimle ilgili bunun dışında herhangi bir sorunları olmamıştır. Bizim üzerimizden kendi aralarındaki problemi çözmeye çalışıyorlarsa yanlış yapıyorlar. Suçlamayı kesinlikle kabul etmiyorum. Bunu da bir hakaret, bir karalama kötüleme olduğundan dolayı kendileriyle ilgili mahkemeye başvuracağım. Bizi zarara uğratmışlardır. Bunu faturalandırarak kesinlikle mahkemeye vereceğim.
23 Haziran seçimlerinden önce F. T. bey buraya gelip kaparosunu vereceğini söyledi, her gün neredeyse telefonla görüşmüşüzdür. Ve bize oteli komple kapattırdı. Bizim otelimiz umuma açık, alkollü bir mekandır. Biz onlar için o gece buraya müşteri almadık, alkolü de komple kaldırdık, şişe dahi bırakmadık. Biz buradaki gelen insanların huzurlu, rahat bir şekilde konaklamasını, yemesini içmesini ve memleketimizden keyif alarak gitmelerini sağlamaya çalıştık. Ama maalesef kendi içlerindeki sorunu bize yansıtarak çözmeye çalıştılar. Konu budur. Biz böyle bir talepte bulunmadık ve hiç kimseden ben şahsen para almadım. F. bey kendisi parayı toparlamıştır, ben ne aldıklarına ne ettiklerine karışmadım. Kendi aralarında 100 bin lira da toplasalar bana verecekleri rakam belliydi. Bize 70 kişi konaklama dedi, 36 kişi geldi. 80 kişilik yemek dedi 55 kişi geldi. Ve bunun yanlarındaki misafirlerden bu zararın hepsini sana yüklemeyelim biraz sen fedakarlık yap biraz biz fedakarlık yapalım diyenler oldu. Ben de siz ne uygun görüyorsanız onu yapın, bizim yapacağımız bir şey yoktur ama elimizden gelen yardımı yapalım dedim. Kendileri ile başka bir şeyim olmadı. Kendi aralarında bir tartışma vardır, onu bilemeyiz biz. Bizim onlara böyle bir fiyat talebimiz olmadı. Bir daha söyleyeyim anlaşılsın, konaklama, kahvaltı ve yemek dahilinde biz bunlara kuzu çevirme yaptık, kişi başına 250 liraya anlaştık. Grup, 23 Temmuz günü öğleden sonra 14.00, 14.30 civarında geldiler. Herkes odalarına yerleşti, duşunu aldı, yürüyüşünü yaptı, sohbetlerini yaptılar, bahçede oturdular, içeriye ciddi bir servis açtık, saat 18.00, 18.30 sıraları yemeklerini yediler. Herkes her şeyden memnun, burada bize çok teşekkür ederek servisimizi beğenerek ayrılanlar oldu. Daha sonra burada kendi aralarındaki bir hesaptan dolayı, biz hesapla ilgili konuşmadık, F. beyle anlaşmıştık, bunun dışında aralarında bir para mevzusu oldu, bir şey konuştular, bundan yansıyan sorunu bize yansıttılar, herkesi vicdana davet ediyorum. Bize yapılan bir haksızlıktır.” dedi.
İşletme sahibinin açıklaması üzerine, emekli öğretmen Muzaffer Gündoğdu sözlerinin arkasında olduğunu söylerken, "benim ilk sorum şu oldu, ben burda kaça kalacağım, kaç lira vereceğimi sordum ama yöneticileriniz bilir, dediler, yanıt vermediler. Bazı arkadaşlarımız odalarından memnun kalmadılar, rutubet, nem var, kokuyor dediler, onların yerlerini değiştirmediler ve arkadaşlardan çantalarını alıp çıkanlar oldu. Benim odamın da kapısı kilitlenmiyordu, burada bir şey olmaz dediler. Ben de indim aşağı… Yemeği beklemeye başladık. Kuzu çevirme var dediler, saat 18.00 dediler, önümüze bir ekmek ve salata koydular, ancak saat 20.00’de hazır oldu. Biz 8’e kadar aç kaldık, sadece ekmek ve salatayla etin pişmesini bekledik. Et pişince önümüze tabak ile topluca et kondu, birer parça servis tabaklarımıza aldık, yemeye çalıştık. İkişer tane köfte dağıttılar, bazı arkadaşlarımız doymadılar, hani bize et diye söylendiler. Bu arada biz yemeğimi yedik bitirdik. Bitince bu kaç lira olacak dedik, parayı ödeyip gelenler 230 lira para ödediklerini söyledi. Bir bayan arkadaşımız gitti yine, bu böyle olmaz, bir yemeğe, bir ete 230 lira ödedik, bunu nasıl anlatacağız, ben buna itiraz ediyorum dedi. Hepimiz ayaklandık, böyle bir şey olmaz, dedik. Oradaki kafile yöneticisi arkadaşımız bunun böyle olduğunu söyledi. Sadece buradaki Tokat’taki yönetici arkadaşımız bir açıklama yaptı, orada 52 kişiymişiz. Biz bunu kabul edemeyiz, bu parayı ödüyoruz ama helalinden ödemiyoruz dedik. Eşyalarımızı alıp akşam otobüsümüze koyup, çektik geri geldik ve Tokat Alin Otel’de kaldık. Otelde bir toplantı yaptık, arkadaşlarımız bu yaşananlar üzerine bir daha Tokat’a gelmeyelim dediler. Bir dahaki sene Gaziantep’e gideceğiz. Ben de bunu hazmedemedim, Bünyamin kardeşime anlattım. Olay böyle oldu.” dedi.
(Not: Bilgilendirmede adını F.T. olarak verdiğimiz şahsa, birebir ulaşmak ve adını açıktan vermek istediğimizi ilettik, açıklama yapmasını istedik. Bir dönüş olmadığı için, adını açıktan değil de F.T. olarak verdik. Yanıt hakkı bakidir. Ve bilhassa konuya açıklık getirmesini arzu ederiz. Ki bu konuda en kilit açıklamayı yapacak olan F.T.’dir. Kamuoyunu sağlıklı bilgilendirmesi adına burada açıktan da kendisinden konuya dair açıklamada bulunmasını talep ediyoruz.)
Konuya dair edindiğimiz bilgileri vereceğiz…
