TÜRK EĞİTİM-SEN’DEN PERFORMANS SİSTEMİNE KARŞI KAMPANYA
Türk Eğitim-Sen Tokat Şube Başkanı Hakan Akkaya Öğretmen Performans Değerlendirme ve Aday Öğretmenlik İş ve İşlemleri Yönetmelik çalışmasının getirebileceği olumsuzluklara dikkat çekmek için hazırlanan metnin, öğretmenlerce CİMER ve BİMER’e gönderilmesi için kampanya başlattıklarını duyurdu.
Akkaya, yaptığı açıklamada MEB tarafından hazırlanmakta olan Öğretmen Performans Değerlendirme ve Aday Öğretmenlik İş ve İşlemleri Yönetmelik çalışmasının getirebileceği olumsuzluklara dikkat çekmek, aynı zamanda öğretmenlerin psikolojik ve fiziksel anlamda şiddet ve baskıya maruz kalmamaları için; hazırlanan metinin 29 Mart-5 Nisan 2018 tarihleri arasında, öğretmenler tarafından CİMER ve BİMER üzerinden Cumhurbaşkanlığı ve Başbakanlık makamına iletmesi üzere kampanya başlattıklarını duyurdu.
Öğretmenlerce BİMER VE CİMER’e gönderilmek üzere hazırlanan metin şöyle:
“Cumhurbaşkanlığı / Başbakanlık Makamına;
Milli Eğitim Bakanlığı tarafından hazırlanmakta olan Öğretmen Performans Değerlendirme ve Aday Öğretmenlik İş ve İşlemleri Yönetmelik Taslağı kamuoyu bilgisine yansımıştır.
Öğretmenlerimizin performanslarını değerlendirmeye dönük yeni bir uygulamayı öngören bu sistemin hem öğretmenlerimizi huzursuz edeceği, hem mesleğimizin itibarını rencide edecek yeni bir vasıta olacağı hem de çalışma barışını bozacağı kaçınılmazdır.
Öğretmen, not verilen değil, not verendir. Performans değerlendirmesi çerçevesinde okul müdürünün, meslektaşının, velinin ve öğrencinin puanla öğretmeni değerlendireceği bir uygulamanın objektif olmayacağı, kişisel, sendikal ve siyasal bir takım saiklerle tutum takınılabileceği endişesi ciddi bir ihtimaldir.
Öte yandan zaten öğrenci üzerinde hiçbir hakimiyeti bırakılmayan öğretmenler ile bu kez de not pazarlığı yapmaya yeltenen öğrenci ve veliler olabileceği de garabet bir durum olarak ortaya çıkabilecektir. Nitekim geçen yıl Ekim ayında 12 ilde yapılan pilot uygulama bu tür örnekleri yaşatmış idi.
Ayrıca öğretmen performansını sınıfta sergilemektedir. Sınıf içerisinde gözlemleme imkanı olmayan bir velinin öğretmenin performansını nasıl değerlendirebileceği de bir diğer önemli soru işaretidir. Şunu da unutmamak lazımdır ki, eğer bu uygulama hayata geçirilirse performans değerlendirme sistemi öğretmenlerimize yönelik bir psikolojik şiddet aracı olarak kullanılacağı ortadadır.
Tüm bunlar ışığında aşikardır ki, bu uygulama Türk milli eğitimine yarardan çok zarar verecektir. Bu itibarla bir öğretmen olarak bu uygulamanın hayata geçirilmemesi gerektiğini düşünüyorum. Bundan derhal vazgeçilmelidir.
Ayrıca, öğretmenler hakkında ALO 147, BİMER, CİMER gibi kanallardan asılsız iddialarla şikayette bulunulmakta ve haklarında soruşturma başlatılarak psikolojik anlamda baskı yaşatılmaktadır. Öğretmenlere uygulanan her türlü maddi, manevi ve fiziksel şiddete karşıyız. Eğitim öğretim hayatının sağlıklı işleyişi açısından, çocuklarımızı yetiştiren ve geleceğe hazırlayan öğretmenlerimizin mesleklerini huzur içinde icra edebilmeleri son derece önemlidir.
Milli Eğitim Bakanlığı tarafından, öğretmenlerimizin psikolojik ve fiziksel anlamda şiddet ve baskıya maruz kalmamaları için gerekli önlemlerin ivedilikle alınması gerekmektedir.”